İşgalci Siyonist rejim ile Arap devletleri arasındaki ikili ilişkileri teşvik etmek için sahte kimlikler altında hizmet eden Siyonist elçiler, ilişkilerin ortaya çıkmasıyla görevlerini tamamlamanın huzuru (!) ile bölgeden ayrılmaya ve yerlerini yüzlerini gizlemek zorunda kalmayan resmi diplomatlara bırakmaya başladı.
Filistini işgal eden ve 100 yıldır Filistin hakına kan ve gözyaşından başka bir şey vermeyen Siyonist İsrail rejiminin gizli Körfez/Arap ülkeleri ile yaptığı ilişki ve operasyonlar ortaya çıkmaya başladı.
Siyonist işgal ve Filistin’deki katliamı gören fakat bundan rahatsızlık duymayan hatta ABD ile olan ilişkiler ve teşvik nedeniyle, Siyonist terör devletini düşman değil hatta dost gören ve İran İslam Cumhuriyetine de düşman gözüyle bakan Arap Krallık ve Şeyhliklerinin gizli ilişkileri ortaya saçılmaya devam ediyor.
Siyonist rejim ‘normalleşme anlaşmaları’ ile artarda Kudüs ve Filistin davasına ihanet eden Körfez ülkeleri ile diplomatik ilişkiye geçerken, bu ilişkilerin nasıl ve kimler tarafından yapıldığını da göstererek bunlara onur belgesi vermeye devam ediyor.
Birkaç yıl önce Körfez ülkelerinde görev yapan bir İsrail rejimi gizli görevlisi/ajanı erkek bir çocuk doğurdu. Böylece, Birleşik Arap Emirlikleri'nde ilk kez bir İsrail rejimi vatandaşı doğmuş oldu.
Yıllardır, İsrail'in BAE ve diğer Körfez ülkelerindeki sessiz diplomasisi, şimdi açıkta ve patlıyor, bölgenin saklanan kötü sırlarından biri oldu. Ancak, bu gizli çabaları yürüten 20 ya da daha fazla kadın ve erkek ajanın isimleri ve hikayeleri hala büyük ölçüde gizli tutuluyor.
Onların gizli çabaları, BAE ve Bahreyn ile ABD’nin de aracılık etmesi ve normalleşme anlaşmaları için zemin hazırladı.
Geçtiğimiz hafta İsrail rejimi dışişleri bakanlığı, son yirmi yılda Körfez ülkelerinin çeşitli şehirlerinde görev yapan Siyonist diplomatları onurlandıran bir tören düzenledi ve hikayelerinin bir kısmını açık hale getirdi, ancak isimleri hala gizli tutuluyor.
Siyonist rejimin basın yayın organlarından Times of Israel'e yapılan açıklamaya göre, isimsiz bir diplomat törende, ”bugün elde ettiğimiz barış, yıllar boyunca inşa ettiğimiz kişisel ilişkiler üzerine inşa edilmiştir " dedi.
Dışişleri Bakanı Gabi Aşkenazi, Kudüs’de düzenlenen törende diplomatlara şunları söyledi: "İbrahim anlaşmalarının imzalanması, yirmi yıl sonra sizin hakkınızda konuşmanın yasak olduğu bazı faaliyetlerin ortaya çıkmasına yol açtı.”
İşgal rejiminin başbakanı Benyamin Netanyahu, başka bir Arap devleti olan Fas ile yeni ilan edilen diplomatik anlaşma ile ilgili de anlaşmaların Hanukkah (Yahudi bayramı)’na denk geldiğini belirtti ve İsrail’de düzenlenen ses ve ışık gösterilerine atıfta bulundu.
”Bu, sahnedeki spot ışıklarından uzaklaşanlara ışık tutmak için harika bir zaman " ifadesini kullanan Netanyahu, “Umarım yakın gelecekte İsrail için yaptığınız önemli faaliyetleri tam olarak ortaya çıkar ve siz İsrail diplomasisinin öncüsüsünüz.” dedi.
Bakanlık tarafından Facebook'ta yayınlanan törenle ilgili İbranice bir videoda, isimsiz bir diplomat ise şöyle diyor: "bugün orada neler yaptığımızı hayal etmek zor.”
Bir diğeri, ”bunlar dışişleri bakanlığının sunması gereken en büyüleyici görevlerdi" diye ekliyor.
Dışişleri bakanlığı bu diplomatlarla yapılacak birkaç görüşme talebini reddetti ve güvenlik endişelerini gerekçe göstererek Körfez'de görev yapmaktan onur duyan diplomatların isimlerinin yayınlanmasına bile izin vermedi.
Ancak özel görüşmelerde, bazıları Arap dünyasında gizlice hizmet ettikleri yıllar hakkında büyüleyici hikayeler anlattıkları ortaya çıktı, bazıları muhtemelen bundan yıllar sonra kamuya açıklanacak.
Zaten bildiğimiz şey, Körfez'de hizmet ederken, diplomatların sahte kimliklerle faaliyet gösterdikleri, çoğu zaman iş adamları gibi davrandıkları, diplomatik girişimlerin bastırılmasıyla birlikte ticaret bağları kurmalarına yardımcı olan bir örtü hikayesi.
Dışişleri bakanlığı yaptığı açıklamada” diplomatlar çoğunlukla bölgedeki ticaret bağlarını teşvik etmekle ilgilenen İsrailli işletmeler için ticari fırsatlar yaratmaya çalıştı, aynı zamanda ülkeler arasındaki diplomatik ilişkileri de geliştirdi " dedi.
Diplomatik ilişkiler artık açık olsa bile, bu uzmanlık, gelişen ticaret ilişkisine yardımcı olarak kullanışlı olmaya devam edecektir.
BAE'de 2005 ve 2008 yılları arasında görev yapan bir diplomat,” Körfez'deki iş ve ticaret kültürüne olan aşinalık sayesinde İsrail iş dünyasına gelecekte de yardımcı olabiliriz" ifadesini kullandı.
Diğer yayınlarda olduğu gibi, Körfez'de konuşlandırılanlar genellikle ailelerini de getirdiler ya da orada yeni bir aile hayatına başladılar.
”2007-2009 ve 2012-2014 yılları arasında Körfez'de görev yapan söz konusu yeni anne, “Birçok zorluk ve hayal kırıklığımız vardı, ama aynı zamanda tarihi anlar da vardı. En önemlisi, en azından aile açısından, oğlumuzun doğumuydu” dedi.
Başka bir diplomat, gizli bir görevdeyken gelecekteki kocasıyla tanıştığını ve aşık olduğunu söyledi. "Bir yandan İsraillilerin sayısını sayabileceğiniz en olası yerde, birbirimizi bulduk. Ailemiz Körfez'de doğdu " diye hatıralarını tazeledi.
"Barış aniden gökten düşmedi" diye devam ederek şöyle dedi: “Uzun yıllar boyunca birçok insan tarafından çok fazla iş yapıldı. Yahudi devletinin şu anda ektiğimiz barış tohumlarını nasıl topladığını görmek harika.”
Bazı İsrailli diplomatlar, Körfez yetkilileriyle yaptıkları gizli çalışmalarla ilgili de açıklamalarda bulundu.
BAE Büyükelçisi Yusuf el-Otaiba ve Siyoniat İsrail rejiminin Washington’daki diplomatları biraraya gelerek yüzlerinde gizleyici maske olmadan resim çektirip bunları sosyal medyada paylaşıyorlar.
"Yusuf el-Otaiba'yı uzun yıllardır tanıyorum. Bu süre zarfında güven, sağduyu ve karşılıklı güvene dayalı kişisel bir dostluk geliştirdik,” diyerek sözlerine devam eden Issac Haroff, "Diplomaside, bir ilişkinin ilk temaslar ile genişlediğini görme ve Beyaz Saray çimlerinde yaptığımız gibi tam diplomatik ilişkilere resmileştirilmesine tanık olma fırsatına sahip olmak çok nadirdir" dedi.
”Törende Yusuf ile tanışmış olmak ve nihayet kısa bir süre için sembolik olsa bile ‘maskeyi çıkarabilmek’ hatta yüzümüzü kapamayı gerektiren pandemik düzenlemelere rağmen. (!) Bu çalışmalar iki ülke arasında çok daha büyük bir çalışma ve işbirliği alanı açan kişisel bir çemberin tamamlanmasıdır.”