Batı emperyalizmi ve Siyonist şebeke tarafından tertiplenen Arap Baharı ile Arap rejimlerinde oluşan sarsılma, kuşkusuz en çok etkilenen Filistin oldu. Abraham Anlaşmasıyla İsrail ile normalleşme sırasına giren rejimler Filistin davasına sırtını dönmüş durumda. Bölgede giderek daha da yalnızlaşan Filistin’de iç çekişmeler krizin boyutunu gözler önüne seriyor. Mahmud Abbas’ın tutumu ise Filistinliler arasında fikir ayrılığı oluşturuyor. İşgalci rejim İsrail ise bu durumdan elde edeceği çıkarımlar üzerinde tavır belirliyor. İsrail Hayon haber sitesi bugün yayınladığı bir analizde, Filistin’nin Ortadoğu’da yaşanan savrulmalardan nasıl etkilendiğinin ipuçlarını veriyor.
İşte İsrail Hayom’un analizinde dikkat çektiği detaylar:
Filistin politika ve Anket araştırma Merkezi'ne göre, ankete katılanların üçte ikisi Filistin Otoritesi lideri Mahmud Abbas'ın istifasını talep ediyor ve olası haleflerin konuşması sadece ayrılmasını bekliyor.
Ortadoğu'daki diplomatik değişim rüzgârları güçlü bir şekilde esiyor, ancak Filistin otoritesini hangi yöne taşıyacak sorusunu da beraberinde getiriyor. PA lideri Mahmud Abbas’ın değişmediğini söyleyen danışman Hanan Ashrawi, bu ayın başlarında PA siyasi liderliğinin "yenilenmesi ve yeniden canlandırılması" çağrısında bulundu.
İsrail ile ilişkileri normalleştiren pek çok ülke ve daha fazla ülkenin katılması bekleniyor, PA şimdi nereye gidiyor? Abbas'ın sonraki gün için bir plan var mı?
Tel Aviv Üniversitesi'ndeki Moshe Dayan merkezi’ndeki Filistin Araştırmaları Forumu Başkanı Michael Milstein, Filistinlilerin Trump yönetiminin ABD Büyükelçiliğinin Kudüs'e taşınması veya İsrail ile bazı Arap ülkeleri arasındaki normalleşme anlaşmaları ile ilgili kararlarını tersine çeviremeyeceklerini zaten bildiklerini söyledi.
Ancak, MİLSTEİN'a göre, PA, Washington ile resmi ilişkilerin yenilenmesini ve Amerikan ekonomik desteğinin Filistinlilere beklenen geri dönüşünü değerlendirmeden önce, cumhurbaşkanı seçilen Joe Biden'in Ocak ayında rolünü üstlenmesini bekleyecek.
Abbas kendisi ondan sonraki gün için bir plan olmayacağını söyleyen Milsten, "Görüşmeler çok, ama çok özel bir planı vardır." Diyor.
Son haberlere göre, şu anda Birleşik Arap Emirlikleri'nde yaşayan eski bir fetih güvenlik şefi olan Muhammed Dahlan'ın geri dönüş yapmaya çalıştığı ortaya çıktı.
İsrail tarafından cinayetten tutuklu bulunan Mervan Barguti ise şuan tutuklu…
Filistin siyasi yapısı, PA liderliğini sürdürmeye kararına destek olsa da, birçok üst düzey PA üyesi böyle bir senaryo teşvik etmiyor diyen Milstein, bir karışıklık olabileceğini de sözlerine ekledi, Barguti hapiste, ancak başkanlık için aday olarak kendisini takdim etmeye karar verirse sorun oluşturabilir, görüşünü paylaştı.
Dahlan'a gelince, Abbas gittiğinde Ramallah'a geri dönmeye çalışacağına belirten Milstein, bunun kolay olmayacağını, Suudi Veliaht Prensi Muhammed bin Salman ve Mısır Cumhurbaşkanı Abdel Fattah el-Sissi'nin desteğine ihtiyacı olacağını söylemesine rağmen, yönetici seçkinlerin bir üyesi olacağına inandığını söyledi.
Abbas'tan sonraki günü bekleyen tek kişi Dahlan değil.
Filistin politika ve Anket Araştırmaları Merkezi tarafından bu hafta yayınlanan bir ankete göre, Filistinli katılımcıların üçte ikisi Abbas'ın istifasını talep ediyor.
Rapora göre, PA kurumlarında yolsuzluk algısı %86 seviyesinde dururken, Filistinliler açıkça bıkmış durumda.
Abbas'ın istifasını talep edenlerin yüzdesi üçte ikisine yükseldi ve halkın dörtte üçü genel yasama ve cumhurbaşkanlığı seçimlerinin yapılmasını talep ediyor, ancak sadece üçte biri veya daha azı PA'nın kalmasını bekliyor.
Seçimler mevcut şartlar altında yapılırsa, bulgular FKÖ seçmenleri arasında keskin bir bölünme olduğunu gösteriyor. En büyük yüzdenin Barguti tarafından oluşturulan bağımsız bir liste için Abbas ve Fetih liderliği tarafından oluşturulan resmi fetih listesinden daha fazla oy kullanma olasılığı daha yüksektir.
Dahası, Filistinlilerin %45'i Batı Şeria'daki insanların PA'yı korkmadan eleştirebileceklerini düşünürken, %51'i bunu yapamayacaklarını düşünüyor.
Filistin halkı da PA değerlendirmesinde bölünmüş durumda - %55'in çoğunluğu bunu Filistin halkı üzerinde bir yük olarak görüyor, %41'i bunu bir varlık olarak görüyor.
Filistin Otoritesi yasama Konseyi için son seçimler 2006'da yapıldı ve PA Cumhurbaşkanı için son seçimler 2005'te yapıldı. Abbas'ın görev süresi 2009'da sona erecekti. Ancak Abbas, seçim çağrılarına rağmen, Doğu Kudüs'ü ve Hamas'ın kontrolü altındaki Gazze Şeridi'ni içeriyorsa gerçekleşebileceğini söyledi.
Begin-Sadat Stratejik Araştırmalar Merkezi'nde kıdemli bir araştırma görevlisi olan Hillel Frisch, Abbas'ın PA'sının "geçmişte olduğu gibi çalışmaya devam edeceğini" söyledi; “tüm kartları tek kişilik bir gösteri."
Frisch, Abbas'ın iktidarda kalmasının dört nedenini açıkladı.
Birincisi, " ılımlı ama otokratik Sünni devletler onu Hamas-Gazze rakibine karşı destekliyor. Sonuçta, onların imajında çalışır."
İkincisi, " onun halefleri İran'ın desteklediği Hamas tehdidine karşı onun etrafında toplanıyor. Ayrıca emekli maaşlarını da sağlıyorlar."
Üçüncüsü, Avrupalılar " İsrail'i caydırmak ve iki devletli çözümü canlı tutmak için onu finanse etmeye devam edecekler."
Dördüncüsü, Filistin halkı " Filistinliler arası bölünmeden politik olarak yoruldu ve seferberlik modunda değil."
Abbas'ın Biden yönetimine karşı niyetleri ile ilgili olarak görüş bildiren Frisch, 85 yaşındaki Abbas'ın tekneyi sallama ve [Filistin] 'in dönüş hakkını terk eden hain olma niyetinde olmadığını söyledi.
Frisch ayrıca, Abbas'tan sonraki gün için bir plan olmamasına rağmen, İsrail'in "Hamas'ın devralmasını önlemek için harekete geçmeye" hazır olduğunu söyledi."
Tercüme ve yorum:Yahya Westani // İsrail Post